Medine kenti islam aleminin en önemli kutsal şehitleri arasında Mekke’den sonra ikinci sırada gelmektedir. Hz Muhammed’in ( s a a) 622 senesinde Mekke’den Medine’ye hicret etmesi, yaşamının bir kısmını burada yanı sıra;
Medine ilk hükümet yapısının ve İslamı ekonomi modelinin de kurulduğu yerdir.
Bu yüzden İslam’ın yeryüzüne yayıldığı yer olarak kabul edilen kent ”Peygamber Şehri” olarak da anılmaktadır.
Medine kentinde Mekke’dekinden farklı olarak ihram giyilmesi zorunluluğu yoktur. Fakat yine de kılık kıyafet konusunda belli sınırlar vardır. Bunun yanı sıra ikliminden dolayı hava gün içinde ne kadar sıcak olursa olsun akşamları serinlemektedir.
MEDİNE ZİYARET YERLERİ
Güllerin Efendisi’inin diyarı, buram buram sevgi, aşk, huzur ve iman kokan şehir MEDİNE-İ MÜNEVVERE, sen ne KUTLU bir şehirsin.
Medine ziyaret yerleri , karış karış Efendimizin izini taşımaktadır. Medine , Peygamber EFENDİMİZ’in (SAV) 450 KM uzaklıkta olan Mekke şehrinden, 622 yılında Kuzeye doğru Hicret ettiği bir şehirdir. “Peygamber Şehri “ olarak bilinen Medine ziyaret yerleri oldukça fazladır.
Bu kutlu şehirde ziyaret edilecek KUTSAL MEKANLAR neleredir ? Kısaca bir göz atalım:
MESCİD-İ NEBEVİ
Peygam Efendimiz’in (SAV) Hicretten sonra , en yakın arkadaşları olan ashabı ile beraber inşaa ettikleri ve vakit namazlarını kıldırdığı mescittir.
Peygam Efendimiz’in (SAV) Kabr-i şerifleri, Ebubekir efendinin ve Ömer efendinin kabirleri de bu mescit içinde yer almaktadır. Bir Hadis-i Şerifte şöyle buyrulmaktadır: “Mescidimde kılınan bir namaz Mescid-i haram hariç başka mescitlerde kılınan bin namazdan hayırlıdır.”
RAVZA-İ MUTAHHARA
"Cennet bahçesi “ olarak ta adlandırılan bu yer; Mescid-i Nebevi içerisinde yer alır. Efendimizin Hücre-i Saadetleri ile Mimber arasında kalan kısımdır.
Bu alan yeşil halılarla bezenmiştir. 22 m uzunluğunda 15 m genişliğindeki bu yerde namaz kılmak, ayrı bir huzur veriyor insana.
CENNET-ÜL BAKİ
Ancak Müslümanların Medine’ye hicretinden sonra, Peygamber’in ev ve camisine yakın bir yer olan Baki Müslümanların kabristanlığına dönüştü.
Peygamberin tavsiyesi üzerine orada defnolunan ilk Müslüman Peygamberin (s.a.a) ve Emir el Müminin Hz. Ali’nin (a.s) yakın dostlarından olan Osman b. Ma’zun’dur. Hz. Ali (a.s) sözlerinde çokça onu yâd ederdi. O’na olan sevgisinin bir belirtisi olarak çocuklarından birisinin adını Osman koymuştu.
Baki mezarlığı,
İmam Hasan-ı Mücteba (a.s), imam Seccad (a.s), İmam Muhammed Bakır (a.s) ve İmam Sadık’ın (a.s) olmak üzere 4 imamının defnedildiği yer olduğu gibi İmam Ali’nin (a.s) annesi Fatıma binti Eset ve değerli eşi Ümmü’l Benin, Hz. Sadık’ın (a.s) oğlu İsmail, Peygamberin eşlerinin büyük çoğunluğu, Peygamberin amcası Abbas ve diğer bazı din büyüklerinin de gömüldüğü değerli bir mekândır.
Baki mezarlığı bütün İslami mezhep ve fırkalarının saygı duyduğu bir mezarlıktır ve günümüzde de Peygamberimizin kabrinin birkaç adım ilerisinde yer almaktadır.
Allah Resulü kendi zamanında bazı Uhud şehitlerini ve kendi oğlu İbrahim’i orada defnederek bu mekânın kutsiyetini artırmıştır. Ayrıca Herre hadisesinin şehitleri de burada gömülüdür.
KUBA MESCİDİ
Peygamber Eefendimiz (SAV) , Medine’ye Hicreti zamanında burada 14 gün kalmıştır. Medine’ye 5 km mesafede olan bu yerde bir mescit inşaa ettirerek namaz kıldırmıştır. İslam dünyasında cemaatle namaz kılmak için inşaa edilen ilk mescittir. Medine ziyaret yerleri arasında çok önemli olan bir yerdir.
Peygamberimiz (SAV) bir Hadis’lerinde şöyle buyurmaktadır. “Kim evinde güzelce temizlenip abdest aldıktan sonra, başka maksatla değil de sadece namaz kılmak için Kuba Mescidine giderse umre sevabı alır. “
UHUD DAĞI / UHUD ŞEHİTLERİ
Mescid-i Nebeviye 5 km uzaklıkta olan Uhud dağı Medine’nin kuzeyindedir. 110 m yükseklikte olan bu dağ aynı zamanda müşriklerle yapılan Uhud Savaşı’nın da cereyan ettiği yerdir.
Bu savaşta 70 sahabe şehit olmuştur. Uhud şehitliği de hemen Uhud Dağı’nın yakınındadır. Medine ziyaret yerleri arasında en çok ziyaretçi akınına uğrayan kutsal bir mekandır.
KIBLETEYN MESCİDİ
İslam’ın ilk zamanlarında namazlar , Kudüs şehrinde bulunan Mescid-i Aksa’ya doğru kılınırdı. Hicretten 18 ay sonra Şaban Ayı’nın 15.
Günü ( Beraat Kandili olarak bilinen Mübarek günde) Peygam Efendimiz (SAV) ikindi namazının farzını kıldırdığı bir sırada Kıble’nin mekke’de bulunan Mescid-i Haram ( Kabe ) olmasına dair ayetler vahyolundu. Bu esnada Peygamberimiz (SAV) ilk iki rekatı Mescid-i Aksa’ya doğru kılmıştı.
Ayet geldikten sonra ise yönünü Mescid-i Haram’a dönerek son iki rekatı da Kabe’ye doğru kılmıştır. Bu yüzden iki kıbleli anlamına gelen Mescid-i Kıbletyn denmektedir.
YEDİ MESCİDLER
Müşrikler ile yapılan Hendek Savaşı’nın cereyan ettiği alanlarda yapılmış olan Mescitler, ( Mescid-i Seb’a ) olarak adlandırılmıştır. Bu bölge savaş esnasında Peygam Efendimiz’in (SAV) çadırlarını kurduğu , namaz kılarak dua ettiği bölgedir. Bu duaların edildiği alanlar üzerine, mescitler yapılmış ama Şuan bazı isimdeki mescitleri yıkmışlar.
NUBUVVET EVİNİN ÇİCEĞİNİN VELAYET EVİNİN ÖĞRETMENİNİN
Hz. Fatıma'nın (a.s) hayatı bütün yönleri ile birer derstir insanlar için. Tevella teberra, ortak hedef uğruna eşiyle omuz omuza mücadele, işlerde ihlâs, göreve bağlılık, insanlara yardım ve infak, korkmadan hakkı beyan etmek, fedakârlık ve vefa, zalimler karşısında sabitkademlilik, iffet ve hicap ve daha niceleri.
Babaya ve eşe saygı, onların hakkını savunma, eşinin yardımcısı yaveri olma, çocuklarına merhametli bir anne, bir eğitmen ve öğretmen. En kısa tarifi ile Muhammedî (s.a.a) Mekteb’in, İlahi merhametin tecelligâhı!
Hz. Fatıma'yı (s.a) sevenler onu bir olgu kabul edenler; saadet yolunun talip ve takipçileri, onun hayatını incelerken bir kaç hususa dikkat etmelidir:
1- Tevhidî iman; Hz. Fatıma'nın (s.a) tevhidi alanda kendini yetiştirme yolundaki çabası.
2- Yaratıcı olan irtibat; ibadeti, itaati, teslimiyeti, tevekkülü, hedefi ve Allah'a olan ümidi.
3- Beşerî irtibat; Baba, anne, aile fertleri, eş, çocuklar, hizmetçiler, dost, düşman, mümin, kâfir, müşrik ve münafık.
4- Dünyaya olan bakışı; Dünyanın değeri, ondan beklenti, dünyadaki vazifesi, tutum ve dünyaya olan bakış açısı.
5- Tabiat olaylarına bakışı; Bu dünyanın olayları, nimetler, su, toprak, hayvan, hak, batıl, gelişimin sebep ve manileri, görünen ve görünmeyen unsurlar.
6- Zamana olan hâkimiyet; Siyasi gerçekler, sosyal, ekonomik, kültürel, fakirlik ve zenginlik ve bu ikisinin doğurduğu olgular.
Fatıma (a.s.) batıl karşısında Müslüman kadının senedidir. Kadının tanınmasının ve değerinin, gelişiminin, kemalinin senedidir. İdeal bir eş ve ideal bir anne örneğidir. Kadınlar için hidayet meşalesi, ilahi emre itaatin timsali ve örtünmenin en net örneğidir!
Fatıma (a.s.) mazlumiyetin senedidir. İslam ümmetinin kurtuluşu ve ıslahı için mübarek varlığını feda eden, saltanatlar yıkan hutbeleri ile kulaklarda çınlayan ilahi haykırıştır.
Mazlumiyetinin en açık delili, meçhul ve yitik kabridir. İslam tarihin kalbine dikilmiş Muhammedî (s.a) teslimiyeti, sabrı, rahmeti ve Hatice'nin (s.a) iffetini ve sevgisi temsil eden en onurlu bayraktır Fatıma (s.a).
Adam hanımını Hz. Fatıma'ya (a.s.) göndererek "Git Resulullah'ın kızına sor, acaba ben sizin dostlarından mıyım?” dedi.
Kadın Hz. Fatıma'ya (s.a) gelip sordu. Hz. Fatıma (s.a) şöyle buyurdu:
"Eğer bizim emrettiklerimize amel edip, nehy ettiklerimizden kaçınıyorsa; evet, bizim dostlarımızdan (takipçilerimizden) sayılır; yoksa değil."
Kadın dönüp kocasına aynen cevabı aktardı. Bu cevabı duyan kocası: "Eyvah!" dedi, "kimdir günahtan, hatalardan (tamamen) uzak durabilen? O halde ben ebedi olarak ateşte kalacağım."
Kadın tekrar Hz. Fatıma'nın (s.a) yanına gelip kocasının bu tepkisini iletince, Hz. Fatıma bu sefer şu cevabı verdi:
"Kocana söyle, zannettiği gibi de değildir. Bizim (gerçek) dostlarımız cennetin en seçkinlerindendir. Ancak bizi sevip de (her) emir ve nehyimize uymayanlar; onlar bizim (gerçek) Şiamız değillerdir; fakat bununla birlikte yine de temizlendikten sonra cennete gireceklerdir. Şöyle ki; başlarına gelen sıkıntı ve belalarla günahları temizlenir.
Bunlarla da temizlenip bitmezse, kıyamet ve mahşer günü arasındaki sıkıntı ve zorluklarla temizlenirler; bununla da bitmezse bu sefer cehennemin üst tabakasında azaplanarak temizlenir ve bilahare Allah bizim muhabbetimiz hürmetine onları cehennemden kurtarır yahut biz onları kendi yanımıza götürürüz."
Bir kadın, Hz. Fatıma'nın (s.a) yanına gelip şöyle dedi: "Benim zayıf bir annem var ve onun namazıyla ilgili soruları var; cevaplarını sizden öğrenmem için beni buraya gönderdi."
Hz. Fatıma (s.a) onun bir sorusunu cevaplandırdı. O başka bir soru sordu; Hz. Fatıma (a.s) onu da cevaplandırdı; böylece on soruya kadar sordu ve cevaplarını aldı. Bunun üzerine çok soru sorduğu için utanarak şöyle dedi: "Size fazla zahmet vermiş olmayayım, ey Allah'ın Resulü'nün kızı!"
Hz. Fatıma şöyle buyurdu: "Ne kadar sorun varsa, hiç çekinmeden sor. Acaba bir adam, ağır bir yükü, bir gün boyunca, bir damın üzerine çıkarmak için bin dinar karşılığında kiralanırsa, bu iş ona zor gelir mi?" O kadın ‘hayır’ dedi. Hz. Fatıma şöyle devam etti:
"Öyleyse bilmelisin ki ben senin her sorunun cevabını vermek karşılığında, yerle Arş'ın arasını dolduracak inciden daha fazla bir mükâfatla karşılaşacağım için, bu iş bana zor gelmemelidir."
İmam Hasan (a.s)
Hasan bin Ali bin Ebi Talip (Hicri 3, Medine/Hicri 50, Medine) Hz. Ali ve Hz. Fatıma’nın (s.a) büyük oğlu, Hz. Muhammed'in (s.a.a.) ilk torunu, on iki imam'ın ikincisi ve Ehlibeyt'ten olan dördüncü masumdur. Künyesi Ebu Muhammed’dir. Hz. Peygamber (s.a.a) efendimiz kendisini Seyyid (Efendi) olarak adlandırmıştır.
İmam Hasan (a.s) ömrünün yedi yılını dedesi Hz. Resulullah’la (s.a.a) birlikte geçirmiştir. Şii ve Sünni kaynaklarda İmam Hasan’ın (a.s) Hz. Resulü Kibriya efendimizin yanındaki şan ve konumunu ortaya koyan birçok hadis yer almaktadır. Hz. Peygamber efendimiz bir hadiste İmam Hasan ve İmam Hüseyin (a.s) hakkında şöyle buyurmaktadır:
“Hasan ve Hüseyin (a.s) cennet gençlerinin efendisidir.” İmam Hasan (a.s) 37 yaşında iken imamet makamına ulaşmıştır. Hicretin 41. Yılında Muaviye ile barış yapmıştır. Hükümet dönemi altı ay üç gün sürmüştür. Barış antlaşmasından sonra, Medine’ye gitmiş ve orada on yıllık ikametin ardından şehit olmuştur. Medine’de Baki Mezarlığında defnedilmiştir.
İmam Seccad (a.s)
İmam Seccad, İmam Zeynelabidin ve Ali bin Hüseyin Zeynelabidin diye meşhur olan Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talip (Hicri 38, Medine/Hicri 95, Medine), On İki İmam'ın dördüncüsüdür. İmamet süresi 34 yıldır. Kerbela vakıasında bulunduğu gibi Harre vakıası, Tevvabin Hareketi ve Muhtar’ın kıyamına şahit olmuştur.
Sahife-i Seccadiye ve Risele-i Hukuk onun eserlerindendir. Velid b. Abdülmelik’in emri ile zehirletilerek şehit edilmiştir. Kabr-i şerifleri değerli amcası İmam Hasan Mücteba’nın (a.s) yanında Cennetü’l Baki’dedir.
İmam Seccad (a.s)
Tam İsmi Ali bin Hüseyin (a.s)
Konumu Şiilerin dördüncü imamı, Masum
İsmi Ali
Künyesi Ebü’l Hasan • Ebü’l Hüseyin • Ebu Muhammed• Ebu Abdullah
Lakapları Zeynelabidin • Seyyidü’s-sacidin • Seccâd • Haşimi • Alevi • Medeni • Kureyşi • Ali Avsat
Doğum Tarihi h. 38, 5 Şaban
Doğum Yeri Medine
Ölüm Tarihi h. 94 veya 95, 25 Muharrem, Medine
Baba Adı Hz. İmam Hüseyin (a.s)
Anne Adı Hz. Şehribanu (s.a)
Ömrü 57 yıl
Türbesi Medine (Cennetü'l Baki)
Eşleri Ümmü Abdullah...
Çocukları İmam Muhammed Bakır • Zeyd • Abdullah bin Ali • Fatıma • Ümmü Gülsüm, ...
İmam Muhammed Bakır (a.s)
İmam Bâkır diye meşhur olan Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebi Talib, Şiaların beşinci İmamıdır. İmamet süresi 19 yıldır. Küçük yaşta Kerbela vakıasına tanık olmuştur.
İmam Muhammed Bakır’ın (a.s) zamanında tarihî koşulların münasip olmasından dolayı İmam (a.s) büyük bir ilmî hareket başlatmış ve daha sonra İmam Cafer Sadık (a.s) zamanında bu hareket doruk noktasına çıkmıştır. İlim, züht, azamet ve fazilet noktasında herkesten üstün olduğu belirtilen İmam Bakır'dan (a.s), fıkıh, tevhit, Kur'an, sünnet ve ahlak konularında çok sayıda hadis nakledilmiştir.
Ayrıca Hz. Muhammed Bakır'ın (a.s) imameti döneminde Şia'nın ahlak, fıkıh, kelam ve tefsir gibi çeşitli alanlardaki görüşlerinin yazılması konusunda büyük adımlar atılmıştır.
İmam Muhammed Bakır (a.s)
Example alt text
Tam İsmi Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talip
Konumu Şiilerin beşinci imamı, Masum
İsmi Muhammed
Künyesi Ebu Cafer
Lakapları Bakır • Hadi • Şakir
Doğum Tarihi H. 57, 1 Recep
Doğum Yeri Medine
Şehadet Tarihi H. 114, 7 Zilhicce, Medine
Baba Adı Hz. İmam Seccad (a.s)
Anne Adı Fatıma
Ömrü 57 yıl
Türbesi Medine (Cennetü'l Baki)
Eşleri Ümmü Ferve • Ümmü Hekim
Çocukları İmam Cafer Sadık • Ali • Abdullah• Ubeydullah • Ümmü Seleme • Zeynep
Ehlisünnet büyükleri de İmam Muhammed Bâkır’ın (a.s) ilmî ve dinî şöhretine tanıklık etmişlerdir. Kabr-i şerifleri Medine’de Cennetü’l Baki mezarlığındadır.
İmam Cafer Sadık (a.s)
İmam Cafer Sadık diye meşhur olan Cafer bin Muhammed bin Ali bin Hüseyin (Medine, h. 83/Medine, h. 148), On İki İmam'ın (a.s) altıncısıdır. 65 yaşında iken şehit oldu; babası İmam Muhammed Bakır (a.s), dedeleri İmam Seccad (a.s) ve İmam Hasan’ın (a.s) yanında Cennetü’l Baki mezarlığında defnedildi. Annesi Kasım bin Muhammed bin Ebu Bekir’in kızı Ümmü Ferve’dir. İmameti 34 yıl sürmüştür. Künyesi Ebu Abdullah’tır ve Caferi mezhebi ona nispet verilmektedir.
İmam Cafer Sadık (a.s)
Example alt text
Tam İsmi Cafer bin Muhammed (a.s)
Konumu Şiilerin altıncı imamı, Masum
İsmi Cafer
Künyesi Ebu Abdullah
Lakapları Sadık • Sabır • Tahir • Fazıl
Doğum Tarihi h. 83, 17 Rebiülevvel
Doğum Yeri Medine
Ölüm Tarihi h. 148, 25 Şevval, Medine
Baba Adı Hz. İmam Bakır (a.s)
Anne Adı Ümmü Ferve
Ömrü 65 yıl
Türbesi Medine (Cennetü'l Baki)
Eşleri Fatıma...
Çocukları İmam Musa Kazım• Ali • Abdullah • İsmail • Muhammed • Abbas • İshak • Ümmü Ferve
İmam Cafer Sadık’tan (a.s) fıkıh ve kelam alanında çeşitli konularda geniş ve değişik hadisler nakledilmiştir. Bundan dolayı Şia mezhebini "Caferi mezhebi" olarak adlandırmışlardır. Hz. İmam’ın (a.s) imametinin ilk yıllarında meydana gelen siyasi boşluk, insanların özgürce İmam Cafer Sadık’a (a.s) yönelmelerine neden olmuş ve fıkhi, kelami konuları ondan öğrenmişlerdir.
Ehlisünnet ulemalarından İbni Hacer Heysemi şöyle diyor: "İnsanlar, onun ilmini o kadar çok nakletmişlerdir ki şöhreti şehrin her yerine ulaşmıştır. Yahya b. Said, İbni Cerih, Süfyan b. Uyeyne, Süfyan Sevri Ebu Hanife, Şu’be b. El-Haccac ve Eyüp Sahtiyani gibi büyük şahsiyetler ondan rivayet nakletmişlerdir."
Ehlibeyt İmamlarından (a.s) hiçbirinin İmam Cafer Sadık (a.s) kadar öğrencisi olmamış ve İmamlardan (a.s) nakledilen rivayetler ondan nakledilen rivayetlerin sayısına ulaşmamıştır. Hadis ashabı, ondan rivayet nakleden ravilerin sayısını 4000 olarak belirtmişlerdir.
Şehadeti, Mansur Devaneki tarafından tedarik edilen zehir sonucu olmuştur.
ÜMMÜ’L-BENİN
Ümmü’l-Benin diye meşhur olan Fatıma bint Hizam.
Müminlerin Emiri Hz. Ali bin Ebu Talib’in (a.s)’ın eşidir. Ümmü’l-Benin (s.a) Şialar nezdinde saygınlığı ve ihtiramı yüksek olan bir hanımefendidir. Hz. Ümmü’l-Benin Hz. Ebu’l-Fazlı’l Abbas (a.s), Abdullah, Cafer ve Osman’ın annesidir. Bunların her dördü de Kerbela’da Aşura günü şehit olmuşlardır. Dört erkek çocuğun annesi olduğu için kendisine Ümmü’l-Benin (oğulların annesi) denmiştir.
Ümmü’l-Benin
İsmi Fatıma bint Hizam
Lakabı Ümmü’l-Benin
Ölüm Tarihi 13 Cemaziyelahır
Baba Adı Ebu’l-Mecl Hizzam bin Halit
Anne Adı Leyla veya Semame
Türbesi Medine, Cennetu’l-Baki
Eşi Hz. Ali (a.s)
Kerbela Vakıasından sonra, İmam Hüseyin (a.s) ve oğulları için sıkça ağıt yakmıştır, öyle ki Ehlibeyt (a.s) düşmanları dahi ona eşlik etmişlerdir. Ümmü’l-Benin’in (s.a) kabr-i şerifleri Baki Kabristanındadır.
Herhangi bir problemde bize ulaşabilirsiniz.